2018 yılı içinde A.B.D’de 9310 yeni testis kanseri teşhisi beklenmektedir. Bu sayının yanında yine içinde bulunduğumuz yılda testis kanserine bağlı ölüm sayısının 400 civarında olacağı öngörülmektedir.
Teşhis sayısındaki sayı yanında, oldukça düşük oranda ölüm sayısının gerçekleştmesindeki en önemli neden elimizdeki tedavi olanaklarına testis kanserinin çok iyi yanıt vermesi ve yüksek oranda tedavi edilebilir olmasından kaynaklanmaktadır.
Testis kanserlerinin büyük bölümü Germ Hücreli Tümör (GHT)’lerdir. Tedavi planında GHT’ler Non-seminom (NSGHT) ve Seminom iki tipine göre farklı yaklaşımlar uygulanır.
Seminom tipi testi kanserinde (tüm tümör evreleri katıldığıdna) kanserden kurtulma oranı %90’ın üzerindedir.
Erken evre Seminom ve Non-Seminom GHT’lerde ise kür (yani kanserden kurtulma oranı %100’e yakındır.
Testis Kanseri gelişimindeki en önemli Risk Faktörleri
1. İnmemiş testis hikayesi (Kriptorşidizm)
2. Ailede testis kanseri hikayesi olması ( özellikle baba ve erkek kardeşte)
Ergenlik dönemine girmeden önce inmemiş testisin cerrahi ile testis torbasına indirilmesi (orşiyopeksi) testis kanseri gelişimini azaltabilir. Ancak bu bilgi tam anlamıyla ispatlanmamıştır.
Testis kanseri olan bir erkekte, kanserden kurtulmuş olsa bile, ilk teşhisten sonraki ilk 15 yıl süresince, yaklaşık olarak %2 ihtimalle diğer testisinde de yeniden kanser gelişme riski vardır.
Non-seminom GHT vakalarında, diğer testiste yeniden kanser gelişim riski, Seminom vaklarına göre daha azdır.
Testis Kanseri Erken Teşhisi Nasıl Yapılır?
Testis Kanseri’nin erken teşhisinde genç erkeklerin düzenli aralıklarla testislerini kendilerinin muayene etmesi ve testis içinde ele gelen sert kitle olup olmadığını kontrol etmeleri çok önemlidir.
Retroperitoneal Lenf Nod Disseksiyonu (RPLND) ne demektir?